“Cicero’nun “tarihin babası” olarak tanımladığı Herodot, tarihi olayları sistematik olarak araştırıp yazan ilk kişi olarak bilinir. Bununla birlikte Herodot, çoğunlukla seçkin kişilerin veya seçili olayların kaydını tutmuştur. Anlattığı şeyleri abarttığı ya da uydurduğu söylenir. Bazılarına göre o, tarihin değil “yalanların babası”dır. Tarihin babası Herodot ise, anası kimdir?
Resmi tarih babaların, kahramanların, devlet büyüklerinin veya seçkinlerin hikayelerini yazar. İnkar, imha, sansür ve manipülasyon gibi taktik ve stratejilerle işleyen bir miras endüstrisiyle birlikte var olur. Medya araçları, müzeler, kamusal anıtlar, kurumsal arşivler veya ulusal törenler; neyin hatırlanıp neyin unutulacağını düzenleyen iktidar mekanizmalarıdır. Güncel siyasi söylemlere ve toplumsal ilişkilere yön veren şey bu hafıza ekonomisidir.
Hangi yaşam değerli, kimin hikayesi hatırlanmaya değerdir? Buna karar veren kimdir? Toplumsal hafızanın sınır ve olanaklarını tartışmaya açan bu atölye, günümüzde hala yaşam mücadeleleri yok sayılan kadınları ve lubunyaları, varoluşlarını onurlandırmaya, bugünün tarihini yazmanın yollarını birlikte keşfetmeye davet ediyor.
Gelin, birlikte bir anımız olsun.”
Sema Semih
Boğaziçi Üniversitesi’nde felsefe, İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde kültürel incelemeler eğitimi aldı. 2016-2024 yılları arasında Sabancı Üniversitesi’nde yürütülen “Cins Adımlar: Toplumsal Cinsiyet ve Hafıza Yürüyüşleri” ve “Dönüştürücü Aktivizm” isimli projelerde program koordinatörü olarak çalıştı. Türkiye’deki çeşitli sivil toplum kuruluşları, sanat inisiyatifleri ve yaratıcı girişimlere destek verdi. Trans/feminist tarih, cinsiyet eşitliği ve LGBTİ+ hakları gibi konularda topluluk odaklı sanat, araştırma ve esenlik çalışmaları yürütüyor.